17 Aralık 2013 Salı

Gözyaşı Damlası

Aaaah! Hayır! Kayıyorum! Düşüyorum! Gitmek istemiyorum. Hayır. Hayır! Tutunmalıyım. Ah hayır! İşte düşüyorum. Duramıyorum.. Çok zayıfım. Bir o kadar da yalnız. Tek başıma bu kocaman yüzün ortasında yapa yalnızım. Hiç kimsem yok. Bir boşluğun ortasında yalnızlığın pençesinde bir gözyaşıyım ben. Acınacak haldeyim. Şimdiden özledim arkadaşlarımı. Her bir damlayı. Hatırlıyorum adlarını. Duygularımı. Ve de bu yüzün duygularını. Üzüldü biliyorum. Ona da haksızlık ediyorum. Bir işe yaradım en azından. Rahatlamaya ihtiyacı olan birini rahatlattım. Ancak tek başıma ne yapabilirim ki? Arkadaşlarımın da gücüne ihtiyacım var. Tek başıma rahatlatamam. Arkadaşlarım. Üzgünüm. Ama sizden bir isteğim var. Benimle beraber düşer misiniz? Bana ve bu yüzün bu damlanın asıl sahibine yardım eder misiniz? Ah hayır kuruyorum. Siliniyorum. Varlığımı kaybediyorum. Elveda…
.
.
.
Canlanıyorum. Kendime geliyorum. Arkadaşlarım mı yoksa! Evet! Ah dostlarım. Teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız. Benimle yok olacaksınız ama üzülmeyin iyi bir şey yaptık. Bu insanı rahatlattık. Rahatlattık değil mi? Rahatlattığımızı umuyorum. Şimdi el ele kayboluyoruz. Olamaz. Neler oluyor! Tekrar kayıyoruz. Bu… İnsan! Biz yanlış bir şey mi yaptık. Düşmemeli miydik? Evet… Artık çok geç. O da bizle beraber hayata veda ediyor. Aynı anda ölüyoruz. Bundan sonra ne olacak bilmiyoruz. Peki öyleyse.
Elveda dünya!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder