5 Şubat 2014 Çarşamba

Dilenci

O günün diğer günlerden farkı yağmurlu olmasıydı ve bir günün yağmurlu olması demek benim için her şeyden öte bir şey demektir. İşte günlerden o gün yolda avare avare dolaşıyordum. Yağmuru sevdiğini iddia edip şemsiyeyle dolaşanları tahmin etmeye çalışıp onlara karşı pek de güzel olmayan duygular beslerken, bir saniye sonra bu duygularımdan pişman oluyordum. Anlarsın ya? Herkes sevdiğine ulaşamaz.

Herkes sevdiğine ulaşamaz ama kimse yalnız da kalmamalıdır böyle bir akşamda. Çünkü yağmur yağıyor ve böyle bir gün yalnız geçirilemez. Benim için her şeyden önemlidir yağmur. Doğum günlerinden ya da yılbaşından önemlidir. Aklına gelebilecek diğer günlerden önemlidir ve böyle özel günlerden yalnız geçirilmemelidir. Ama işte o güzel yağmurlu akşamda sular içerisinde, avcunda bir kaç bozuk para ile yalnız başına oturmuş bir adam gördüm. Ve o adamın yanına çöküp geceyi onunla beraber geçirdim. Ancak uyandığımda o yoktu. Dahası, cüzdanım ve kıyafetlerim dahi üzerimde yoktu. Ben ne yaptım biliyor musun? Oturduğum yerde gülümsedim ve onun yerini aldım. Ondan ve benden geriye kalan bir kaç bozuk para ile beraber dilenmeye başladım. Günler, aylar geçti ve sen çıkageldin. Oturdun yanıma, beni yalnız bırakmadın bu güzel yağmurlu günde. Sende kendimi gördüm ve sana çok önemli bir sorum var.

Bir başkasında kendini görmeye hazır mısın?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder